Sex Hikayeleri

1 sene önce - Admin Ekledi - 1958 Kez Okundu

Sevgilimin Amına Boşalırken Annesi Gördü

Sevgilimin Amına Boşalırken Annesi Gördü

Lisenin son senesinde sevgilimle gerçekten güzel bir ilişkimiz vardı. Yaşına göre oldukça olgundu sevgilim, ben de öyle bir yapıya sahip olduğum için ilişkimiz çok güzel gidiyordu. Üniversite sınavları açıklandığında, sevgilim yaşadığımız şehirde kalmış, ben İzmir’in yolunu tutmuştum. Ailemle de tanışıyordu sevgilim, ama ailem bu şekilde bir ilişkiyi devam ettireceğimi düşünmüyordu.

Tek başıma ev tuttum İzmir’de. Üniversite hayatıma alışmaya çalışıyordum, ama çok tanıdığım yoktu. Üstelik yalnız yaşamaktan sıkılıyordum. Sevgilim geliyordu İzmir’e, bir gece bende kalıp ertesi gün dönüyordu geri. Bazen ben gidiyordum, görüşüyorduk sevgilimle. Ancak, uzun mesafe ilişkileri yürümez diyen ailem haklı çıkmıştı. Telefonda bitmek tükenmek bilmeyen kavgalarımız sonucu, bir gün sevgilimin yanına gittim. O gün ayrılık kararı almıştık, İzmir’e geri döndüm.

Günlerim derslere girmekle geçiyordu. Okul ve ev arasında gidip geliyordum. Gerçekten etkilemişti ayrılık beni. Bir süre sonra, yavaş yavaş ister istemez arkadaş edinmeye başladım. Davet edildiğim bir arkadaş ortamında Ekin’le tanıştım. Ekin’de sanki ayrıldığım sevgilimi buluyordum, inanılmaz derecede olan benzerliği yüzünden beni kendine çekmişti. Aynı esmer yüz, aynı boy, gören kardeş sanırdı Ekin’le eski sevgilimi. Ekin’le flört etmeye başladık, bir süre sonra artık elele geziyorduk her yerde. Çıkma teklifine gerek bile kalmadan sevgili olduğumuzu bir arkadaş ortamında öpüştüğümüzde anlamıştım. O günün devamında Ekin bende kalmıştı. O gece çok ateşli bir seks yaptık, ama sanki seks yaptığım kız Ekin değil, eski sevgilimdi.

Okulum yaz tatiline girdiğinde ben İzmir’de kalmaya karar vermiştim. Psikolojik olarak kendimi Ekin’i sevmeye zorluyordum. Annemler her ne kadar çağırsa da, gitmek istemiyordum. Çünkü o şehir zaten küçüktü ve her yerde eski sevgilimle anılarımız vardı, o anılardan korkuyordum belki de. Ekin’le ilişkimiz (en azından onun açısından) gayet güzel gidiyordu. Yavaş yavaş Ekin’le vakit geçirmekten zevk almaya başlamıştım, ama bir şeyler halen eksik gibiydi. Ekin çocuksuydu, sanki halen olgunlaşamamıştı. Liseli kızlar gibi trip atıyordu, ama kendini affettirmeyi bir şekilde başarıyordu. O günlerde, eski sevgilimin yeni sevgilisi olduğu haberi beni iyice mahvetmişti. Artık Ekin’i sevmeye çalıştığımı anlıyordum, ama kendime bile söyleyemiyordum bunu. Her sorana, “Ekin’i seviyorum!” diyordum, sanki eski sevgilimden intikam alırcasına.

Evet Ekin’le iyi anlaşıyorduk, gülüyorduk, eğleniyorduk ve yatakta harika zamanlar geçiyorduk. Ekin’in, her erkeğin hastası olduğu fantazileri vardı. Benim fantazim ise anal seks, inanılmaz derecede tahrik edici buluyorum anal seksi. Hatta o kadar ki, ilk gittiğim orospuya, fark olarak 200 lira daha verip, götünden sikmiştim. Orospu bile ilk başta anal seksi istememiş, ancak bir seanstan 500 lira gibi bir para kazanınca, sırf para için vermişti hiçbir müşterisine vermediği daracık götünü.

Ekin’den zevk almamın sebebi sanırım oydu, anal seksi çok severek ve isteyerek yapıyordu. Enteresan bir şekilde, anal seksle bağlanmıştım kıza. Benim evde bol bol götten sikiyordum Ekin’i. Ancak kiranın, öğrenci bütçemi sarsmasından dolayı, yanıma mecburen bir ev arkadaşı aldım. Ev arkadaşım evde olunca, Ekin’le çok sık seks yapamaz olduk. Ben rahatsız oluyordum ve Ekin de çekiniyordu. Sonuçta ne kadar rahat sikişebilirsiniz ki, yan odanızda ev arkadaşınız otururken?

Benim açımdan, Ekin’le birlikteliğimiz, tamamen seks partnerliğine dönüşmüştü. Ama Ekin benle ciddi düşünüyordu. Ben de artık eski sevgilimi asla unutamayacağımı düşünüyordum. Kaderime razı bir şekilde Ekin’le gün geçtikçe dahada ciddileşen bir ilişki yaşamaktaydım. İlişkimden ailemin haberi vardı. Annemler geldiğinde, Ekin’le tanıştılar. Annemler İzmir’den ayrılırken çok mutlulardı, Ekin’i gelinleri olarak görmeye başlamışlardı. Ben ise mutlu görünmeye çalışıyordum.

Hikayemin asıl ilginç tarafı, Ekin’in beni annesiyle tanıştırmasıyla başladı. Ev arkadaşım evde uzun süreler geçirmeye başladığından, Ekin beni evine davet ediyordu, annesi evde olmadığı zamanlarda doyasıya seks yapıyorduk. Bir gün, öğlen vakti, Ekin’in evinde buluştuk. Yaklaşık 3 saatlik seksimizden sonra, üzerimizi giyinmiş halde Televizyon izlerken, annesi gelmişti. Böylece annesiyle tanışmış oldum. Annesi Şennur Hanım, 40’lı yaşlarda bir kadındı. Ekin’e inanılmaz benziyordu, dolayısıyla eski sevgilime de. Çok hoş sohbet bir kadındı. O gün gece 23:00’e kadar oturduk, sohbet ettik. Eşinden boşanmıştı. O konulara fazla girmesek te, o gün çok güzel sohbet ettik. Eve gitmek istediğimde, annesi orda kalmamı teklif etti. Her ne kadar ben bunu istemesem de, o gece orda kalmama karar verildi.

Misafir odasına yattım, uyumaya çalışıyordum. Ekin de odasına gitmiş yatmıştı. İçerde annesi halen Televizyon izliyordu. Derken Televizyonun sesi kapandı, annesinin karşımdaki yatak odasına girdiğini gördüm. Yaklaşık 10 dakika sonra Ekin ayaklarının ucunda yürüyerek odama girdi. Çok şaşırmıştım, ama neden geldiği belliydi. Hemen kucağıma oturup, dudaklarıma yapıştı, yatakta hızlı bir sevişmeye başlamıştık. Boynunu öpüyor, sonra tekrar dudaklarına dönüyordum. Ekin’in iri göğüslerini emmeye başladığımda kısık sesle inlemeye başlamıştı bile. Sertleşen sikimi eşofmandan çıkardı, kendi eşofmanını ve külodunu indirdi ve bir hamlede yarağımı amının içine aldı. Yavaş yavaş zıplıyordu sikimin üstünde, çok kısık bir şekilde inleyerek. Hırkasını ve içindeki tişörtü iyice yukarı sıyırmıştı, göğüsleri sallanıyordu. Kafasını geriye atmış, amının içindeki sikin zevkini çıkarıyordu. Zıplamaları arttı Ekin’in, ben de oluruna bırakıp, gözlerimi kapatmış, sevişmeye başlamıştım.

Yaklaşık 20 dakikadır kucağımda sikişiyorduk, artık zirveye geliyordum. Ben kendimi kaybetmiş bir şekilde alttan amına pompalarken, Ekin titremeye başlamıştı. İkimiz aynı anda boşalacaktık. Ekin, “Sakın içime boşalma ne olur!” diye inliyordu, ama ben boşalmaya başlamıştım. Kendimi durdurmaya çalışıyordum, ancak döllerimle çoktan Ekin’in amının içini doldurmuştum. Gözlerimi açtığımda, kapıda dikilen annesinin bakışlarıyla karşılaştım. Ekin’in sırtı kapıya dönük olduğundan farkında değildi. Annesi birşey demeden, gölge gibi sessizce uzaklaştı.

Ekin’e bu durumdan bahsetmedim. İçimde çok büyük bir korku oluşmuştu. Ekin’in titremeleri geçince, aceleyle üstümden kalktı, külodunu ve eşofmanını çekti, iri memelerini tişörtüne yerleştirdi ve yavaşça odamdan çıkıp, tuvalete girdi. Büyük bir ihtimalle içindeki döllerimi çıkartmaya gitti. İlk seksimizden beri hep korunuyorduk, ilk korunmasız ilişkimizde içine boşalmıştım Ekin’in. Ama her şeyden önemlisi, annesi beni Ekin’i sikerken görmüştü, “İçime boşalma!” diye inleyen Ekin’i de…

Utancımdan ve suçluluk duygusuyla, sabaha karşı, kimse uyanmadan sessizce çıktım evlerinden. Eve kadar yürüyerek gittim, yolda hep o anı düşündüm. Yaklaşık 1 saat sonra evdeydim. Eve girince hemen elimi yüzümü yıkadım, yetmedi, duşa girdim. Duştan sonra bir sigara içip, yatağa uzandım. Olanları düşünürken uyuyakalmışım.

Uyandığımda öğlendi. Kalktım, birşeyler yedim. O sırada telefonum çaldı. Ekin evden arıyordu. İçimde büyük bir korkuyla açtım, ama telefondaki Şennur Hanım’dı. Konuşurken sesim titreyerek çıkıyordu. Cüzdanımı orda unutmuşum. Eve yürüyerek geldiğim için cüzdandan da haberim yoktu tabi. Gidip almam gerekiyordu, yapacak birşeyim yoktu.

Evlerine gittiğimde, Şennur Hanım kapıyı açtı, “Hoşgeldin canım, cüzdanını unutmuşsun!” deyip beni içeri davet etti. “Yok girmeyeyim, gitmem lazım…” gibi cümlelerim işe yaramadı tabii. Şennur hanım, yeni demlenmiş çayı olduğunu, bir bardak içip öyle gitmemde ısrar edince, mecburen içeri girdim, oturdum kanepeye. Ekin yoktu ortalarda, “Ekin uyuyor mu?” diye sordum. “Hayır canım, bir işi varmış arkadaşlarıyla, oraya gitti.” dedi. O gün Ekin’in bir kampanya için okula gideceğini unutmuştum, “Hatırladım…” dedim. Şennur Hanım birer bardak çay doldurup getirdi, karşılıklı oturup çaylarımızı içmeye koyulduk. Utancımdan sesim soluğum çıkmıyordu.

Sessizliği Şennur Hanım bozdu, havadan sudan konuşmaya başlamıştık. Biraz gevşemiştim. Annesi o konuyu açmayınca, (Belki bizi görmedi, belki bana öyle geldi?) diye düşündüm bir an. Ama emindim, kadın resmen kapının aralığından bakıyordu bize ve tam Ekin’in içine boşaldığım anda görmüştü. Çayımı aceleyle içip, bardağımı mutfağa götürdüm ve gitmek için müsaade istedim. Kendisi de dışarı çıkacakmış, “Nereye gidiyorsan bırakayım! İki dakika bekle, hemen hazırlanırım!” dedi. Cevabımı beklemeden, hazırlanmak için içeri gitti.

10 dakikadır koridorda bekliyordum. Gelmeyince meraklanmıştım, “Şennur Hanım? diye seslendim. “Geliyorum, bir dakika!” diye cevap geldi, ama bir 5 dakika daha geçti. Odasına doğru yürüdüm, kapının önüne geldim, ses yoktu. İçimden kapı deliğinden bakmak geçti. Eğilip baktığımda, Şennur Hanım yatağın kenarında oturuyordu. Ne yapıyor bu kadın diye düşündüm, çünkü üstünde sadece bir külotla öylece oturuyordu. Biraz sonra ayağa kalktı, külodunu çıkardı. Çırılçıpalktı şimdi. Uzun kıllarla kaplı bir amı vardı. Aynadan kalçalarına baktı, sıktı kalçlalarını. Gözlerime inanamıyordum, müthiş tahrik olmuştum, ama anlam veremiyordum tabi ki. Sonra gardrobun alt çekmecesinde bulunan külotlarından birini almak için domalınca, kısa bir süreliğine de olsa, arka deliğini de görmüş oldum. Çekmeceden pembe bir külot aldı, giydi. Sütyenini taktıktan sonra, üzerine elbisesini giyinirken, ben de ordan uzaklaşıp koridora gittim, önümdeki kabarıklığı indirmeye çalışarak.

Az sonra odadan çıktı, “Hazırım, çıkabiliriz!” dedi. Kadının gözlerine bakamıyordum. Birlikte evden çıktık. Arabasına atladık. Nereye gideceğimi sordu, adresi tarif etmemi istedi. Eve gideceğimi söyleyip, yolu tarif ettim. Eve dönerken aklımda tek bir soru vardı, neden yatakta öylece oturuyordu?

Beni evimin önünde indirdikten sonra, kendisi gideceği yere devam etti. Evde sürekli Şennur Hanım’ı düşünüyordum, kadınla aramda enteresan bir çekim olmaya başlamıştı, üstelik tanışalı daha bir gün olmasına rağmen. Sevgilim dediğim bir kızın annesinin bu kadar özeline girmiş olmak beni utandırıyordu, aynı zamanda çok heyecanlandırıyordu. Ama anlamadığım tek bir şey vardı, kadın yatakta o kadar dakika oturup ne yapmıştı? Birşeylerle mi uğraşmıştı? Yoksa… Evet, beni beklediği ihtimalini de düşünüyordum, ama neden yapsın ki böyle bir şeyi? Sonuçta daha bir gün olmuştu tanışalı. Ama bu sürede, görülmemesi gereken herşeyi görmüştü.

Ekin’i merak etmiştim, evlerinden apar topar ayrılmıştım. Ekin’i aradım. “Efendim aşkım?” diye herzamanki ses tonuyla açtı. “Seni merak ettim canım…” dedim. “Ertesi gün hapı kullandım, sorun yok, ama birdahakine dikkat et! Sen nerdesin, görüşelim!” dedi. “Evdeyim…” dedim, ama şu anda onu görmek istemiyordum nedense. “Hastayım…” diye bir bahane uydurdum, belki görüşmekten vazgeçer diye. Ama umduğum gibi olmadı ve akşam bana bakmaya geldi. Ekin’e biraz soğuk davranıyordum, aslında ondan da utanıyordum. Bana çorba yaptı. Biraz kaldıktan sonra evine gitti.

Görünüşe göre, Şennur Hanım kızına o konudan bahsetmemişti…